GENÇLİK VE İŞSİZLİK……
Coğrafya kaderdir…
Oysa ben hep bir coğrafyayı güzelleştiren insanıdır, derim…Evet halen diyorum, bir cümleye sıkıştırmayın hayalleri, umutları, yaşamları….Coğrafya kaderdir sözcüğünün altında hiçbir genci ezmeyin.. Zira bu kent bu ülkenin en verimli topraklarına sahip. Tarım ve hayvancılık alanında, madencilik, sınır ticaretine açık ve sosyo-kültürel açıdan zengin turizme açık, doğası gereği kış turizmine açık, yapılırsa daha neler neler. Bu kadar zenginlik arasında bir kuyrukta yüzlerce gencimiz… Bir kentin utanç kaynağı…
Neden üretmeye korkuyoruz, araştırmaya, geliştirmeye. Neden bir devlet sığınağı arıyoruz. Aileler, anneler, babalar, eşler, kardeşler, bir güvence olsa bize yeter. Ha birde önünüze konulan şartlar, kaçımız neyi karşılıyoruz..
Gençler o kuyruklarda heba olmayın..Hakkari zaten bir ışık kaynağı yeter ki kullanmasını bilin. Birçok hibe ve destekler var kendi fikirlerinizi geliştirmeyi düşündünüz mü? Siz yarın bir aile sahibi olduğunuzda çocuğunuzun bir kuyrukta beklemesini istemezsiniz eminim. Genç nüfus oranı yüksek ama işsizlikte ilk sıradayız. Oysa gençlik bir kentin dinamiğidir, fikridir, geliştirecek olanıdır.
Peki kader olan coğrafya mı? Soruyorum sizlere?.
Bence değil, ama kader olan nedir biliyormusunuz?, bu kent için hiçbir girişimde bulunmamış, gençler için bir iş imkanı sağlamamış, kenti geliştirmek adına hiçbir şey yapmamış olan insanların çok şey yapmış gibi, bu kentin o kuyrukta sefil ettiğiniz genç umutları ve bizleri mecliste savunacak olmanız.
Keşke o vekil adayları önce bu kent için üretseydiler, geliştirseydiler, gençler için iş imkanları sağlayabilselerdi yada şöyle, o vereceğiniz vaatleri önceden yapsaydınız… Biz helal bunu yapmışlarsa seçilirse daha neler yapar diye oyumuzu gönül rahatlığı ile kullansaydık.
Gençlere kıydınız, bunu tüm içtenliğimle söylüyorum, umutlarını, hayallerini sömürdünüz…
Kısa vadeli iş olanağı ile şuan en cazip gelen İŞKUR alımları, üniversite, hastane, gençlik, ve en son Belediye alımları… Değişen kurumlar ama kuyrukta atanamayan birçok genç… Gençler yeteneklerine göre değil, daha erken hangi bölüm atanabilir mantığı ile okutuluyor…
Bu bir eleştiridir, gençlere, annelere, babalara, kurumlara, iş insanlarına, milletvekillerine, adaylarına.. İş göçü ile ailelerinden uzaklaşmak zorunda kalan gençler için daha kalıcı ve somut bir iş imkanı sağlayarak gençlerimiz için gelecek kaygısını ortadan kısmen de olsa kaldırmak gerekiyor ve herkes elini bir zahmet taşın altına koysun, iğneyi kendine çuvaldızı başkasına geçirmekten vazgeçsin…
Birgünbir toplantı esnasında kadın kooperatifleri eleştirilmişti, şöyle denilmişti, bir işi başlattığınızda ilk adımı zaten atıyorsunuz ama sonra devletten sürekli alım bekliyorsunuz bunu bu arada ürün odaklı konuşmuştuk, oysaki e-ticaret ile dünyaya açılıyor, pazar alanları oluşturuluyor. Biz içimizdeki ışığın farkında değiliz. Evet üniversite okuyorsunuz, KPSS, ALES,vsvs vs.. Sizden beklenti çok, aileden özellikle, ama siz kimseye fazlalık değilsiniz, lütfen bunu düşünün, Okuduğunuz alanda alınmak başlamak çalışmak en büyük hakkınız, ama bende sizleri o iş kuyruklarında görmek istemiyorum.
Sizler üretin ürettikçe kazanın, ışığınızdan başka gençlerde yolunu bulsun ve sizin ürettikleriniz için kuyruk oluşsun, ben size bunu yakıştırıyorum. Sizler gelişin geliştirin ki kent düzelsin, kent kendine gelsin, o kaderi bir coğrafyaya kılmayın ve siz bu coğrafyayı herkese sevdirin….
0 Yorum