Altın fiyatlarında son durum
Altın fiyatlarındaki hareketlilik devam ediyor. Gram altın 2 bin 432 liradan işlem görüyor.
Gram Altın fiyatı, anlık olarak 2.432,41 TL'ye karşılık gelmektedir. Gram Altın son 24 saat içerisinde %-0,26, son bir haftada %0,04 oranında değişmiştir. Gram Altın, 01.04.2024 tarihinde 2.552,251 TL ile son bir ayın en yüksek seviyesine ulaşmıştır. Gram Altın, 22.03.2024 tarihinde 2.432,41 TL ile son bir ayın en düşük seviyesine ulaşmıştır.
Ons Altın fiyatı, anlık olarak $2.328,28 'a karşılık gelmektedir. Ons Altın son 24 saat içerisinde %-0,42, son bir haftada %0,05 oranında değişmiştir. Ons Altın, 01.04.2024 tarihinde $2.431,54 ile son bir ayın en yüksek seviyesine ulaşmıştır. Ons Altın, 19.02.2024 tarihinde $2.328,28 ile son bir ayın en düşük seviyesine ulaşmıştır.
Çeyrek Altın fiyatı, anlık olarak 4.072,44 TL'ye karşılık gelmektedir. Çeyrek Altın son 24 saat içerisinde %0,00, son bir haftada %-2,29 oranında değişmiştir. Çeyrek Altın, 01.04.2024 tarihinde 4.306,93 TL ile son bir ayın en yüksek seviyesine ulaşmıştır. Çeyrek Altın, 19.02.2024 tarihinde 4.072,44 TL ile son bir ayın en düşük seviyesine ulaşmıştır.
Yarım Altın fiyatı, anlık olarak 8.144,88 TL'ye karşılık gelmektedir. Yarım Altın son 24 saat içerisinde %0,00, son bir haftada %-2,29 oranında değişmiştir. Yarım Altın, 01.04.2024 tarihinde 8.613,87 TL ile son bir ayın en yüksek seviyesine ulaşmıştır. Yarım Altın, 19.02.2024 tarihinde 8.144,88 TL ile son bir ayın en düşük seviyesine ulaşmıştır.
Tam Altın fiyatı, anlık olarak 16.239,95 TL'ye karşılık gelmektedir. Tam Altın son 24 saat içerisinde %0,00, son bir haftada %-2,28 oranında değişmiştir. Tam Altın, 01.04.2024 tarihinde 17.175,06 TL ile son bir ayın en yüksek seviyesine ulaşmıştır. Tam Altın, 19.02.2024 tarihinde 16.239,95 TL ile son bir ayın en düşük seviyesine ulaşmıştır.
14 Ayar Bilezik fiyatı, anlık olarak 1.419,75 TL'ye karşılık gelmektedir. 14 Ayar Bilezik son 24 saat içerisinde %0,00, son bir haftada %-2,29 oranında değişmiştir. 14 Ayar Bilezik, 01.04.2024 tarihinde 1.501,5 TL ile son bir ayın en yüksek seviyesine ulaşmıştır. 14 Ayar Bilezik, 19.02.2024 tarihinde 1.419,75 TL ile son bir ayın en düşük seviyesine ulaşmıştır.
18 Ayar Bilezik fiyatı, anlık olarak 1.818,28 TL'ye karşılık gelmektedir. 18 Ayar Bilezik son 24 saat içerisinde %0,00, son bir haftada %-2,28 oranında değişmiştir. 18 Ayar Bilezik, 01.04.2024 tarihinde 1.922,97 TL ile son bir ayın en yüksek seviyesine ulaşmıştır. 18 Ayar Bilezik, 19.02.2024 tarihinde 1.818,28 TL ile son bir ayın en düşük seviyesine ulaşmıştır.
22 Ayar Bilezik fiyatı, anlık olarak 2.271,60 TL'ye karşılık gelmektedir. 22 Ayar Bilezik son 24 saat içerisinde %0,00, son bir haftada %-2,29 oranında değişmiştir. 22 Ayar Bilezik, 01.04.2024 tarihinde 2.402,4 TL ile son bir ayın en yüksek seviyesine ulaşmıştır. 22 Ayar Bilezik, 19.02.2024 tarihinde 2.271,60 TL ile son bir ayın en düşük seviyesine ulaşmıştır.
Beşli Altın fiyatı, anlık olarak 82.196,07 TL'ye karşılık gelmektedir. Beşli Altın son 24 saat içerisinde %0,00, son bir haftada %-2,28 oranında değişmiştir. Beşli Altın, 01.04.2024 tarihinde 86.928,96 TL ile son bir ayın en yüksek seviyesine ulaşmıştır. Beşli Altın, 19.02.2024 tarihinde 82.196,07 TL ile son bir ayın en düşük seviyesine ulaşmıştır.
Reşat Altın fiyatı, anlık olarak 16.837,74 TL'ye karşılık gelmektedir. Reşat Altın son 24 saat içerisinde %0,00, son bir haftada %-2,28 oranında değişmiştir. Reşat Altın, 01.04.2024 tarihinde 17.807,27 TL ile son bir ayın en yüksek seviyesine ulaşmıştır. Reşat Altın, 19.02.2024 tarihinde 16.837,74 TL ile son bir ayın en düşük seviyesine ulaştı.
(EKONOMİ SERVİSİ)
İslam Memiş: Sert dalgaya hazır olun
Finansal analist İslam Memiş, bu haftayı işaret ederek "Borsa, döviz kurları, altın fiyatları ve kripto para piyasalarında sert dalgalanmalar bizi bekliyor" değerlendirmesinde bulundu.
DUVAR - Para piyasaları uzmanı İslam Memiş, TV 100'deki köşesinde; altın, borsa, döviz, kripto piyasalar ekseninde haftayı değerlendirdi ve sert dalgalanma uyarısı yaptı.
Söylediklerinin yatırım tavsiyesi olmadığının altını çizen Memiş'in tahminleri şöyle:
"Para piyasaları için bu hafta yoğun ve oldukça önemli olacak.
Genelde yurt dışı verileri küresel piyasalar için kritik öneme sahip.
Bu haftaki önemli günler şöyle:
Salı: Avrupa Bölgesi Enflasyon Verisi
Çarşamba: Amerika Merkez Bankası (Fed) faiz kararı
Cuma: Türkiye Enflasyon verisi ve ABD Tarım Dışı İstihdam Verisi
Borsa, döviz kurları, altın fiyatları ve kripto para piyasalarında sert dalgalanmalar bizi bekliyor.
Piyasalar için Çarşamba gününe kadar ayrı, Çarşamba gününden sonra ayrı bir piyasa olacak.
Ondan sebep haftayı ikiye ayırmakta fayda var.
Bu hafta takip edeceğim bant aralıkları:
Bist100 endeksi;
Haftayı yüzde 2’lik yükselişle 9.915 puandan tamamlamıştı.
Psikolojik öneme sahip olan 10 bin puan seviyesini bu hafta görürüz.
Bu hafta borsanın 10 bin puanı görmesi çok konuşulur.
Hatta 10 bin 200 puan hedef konumunda olur.
Bu hafta 9 bin 800-10 bin puan aralığını takip edeceğim.
Dolar/TL;
Haftayı 32,43 lira seviyesinden tamamlamıştı.
33 lira seviyesinin üzerine atak gerçekleştirmesini bekliyorum.
Yıl içindeki yükseliş öngörümü koruyorum.
EUR/USD paritesi;
1,0693 seviyesinden kapanış yapmıştı.
Bana göre ucuz ve düşük.
Tepki alımlarıyla yükselişini sürdürmesini bekliyorum.
Psikolojik direnç seviyesi 1,08 seviyesi.
Bu hafta pozitif yükselişini bekliyor olacağım.
Ons altın;
2.338 dolar seviyesinden kapanış yapmıştı.
Takip ettiğim bant aralığı aynı, iki haftadır belirttiğim gibi 2.280-2.380 dolar aralığı.
2.300 dolar seviyesinden tepki geldi ancak baskılanma bitmedi.
Fed nedenli 2.300 dolar seviyesinin altına sarkmasını bekliyorum.
Mayıs ayı altın alacaklar için güzel bir ay olacak.
Gram altın yatırımcısı ons’u takip etmeli.
2.280 dolar karşılığındaki gram kaça tekabül ediyorsa al, unut.
Ons gümüş;
27,21 dolar seviyesinden kapanış yapmıştı.
Takip edeceğim bant aralığı 26,50-27,80 dolar aralığı.
Fed sonrası altın gibi baskı altında kalabilir ve gerileyebilir."
(EKONOMİ SERVİSİ)
Vites bir anda yükseldi: Taşıt kredilerinde faizler uçtu!
Taşıt kredisi faizleri Şubat 2002’den bu yana en yüksek seviyeye ulaştı. Şubat 2002’de yüzde 58.50, Ocak 2002’de ise yüzde 60.75’i görmüştü.
SAVAŞ KORKUSU AZALINCA ALTIN YÜZDE 2.64 DÜŞTÜ
Geçen hafta yatırım araçlarının getirisindeki değişimlerde Türkiye ve yurtdışından gelen verilerin yanı sıra, küresel siyasete yönelik beklentiler etkili oldu. Borsa yatırımcısı açısından verimli bir hafta geçerken altın yatırımcısı haftayı kayıpla kapattı. Rusya-Ukrayna savaşının rutinleşmesi ve İran-İsrail çatışmasının kısa vadede tekrarlanmayacağı algısı altının düşüşünde temel etkendi. Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi, haftayı yüzde 2.29 değer kazanarak 9,915.62 puandan tamamladı. Endeks, hafta içinde en düşük 9,645.02, en yüksek 9,956.11 puanı gördü. Aynı dönemde, Borsa İstanbul Mali Endeksi yüzde 1.67 değer kazancıyla 11,113.26 puan, Hizmetler Endeksi yüzde 3.60 artışla 9,130.4 puan, Sanayi Endeksi yüzde 1.65 kazançla 14,516.6 puan, Teknoloji Endeksi yüzde 1.27 değer kazancıyla 14,360.72 puan oldu. 24 ayar külçe altının gram fiyatı yüzde 2.64 kayıpla 2,436 TL’ye, Cumhuriyet altınının fiyatı da yüzde 5.14 düşüşle 16,634 TL’ye geriledi. Doların satış fiyatı yüzde 0.43 azalışla 32,4470 TL, Euro’nun satış fiyatı da yüzde 0.35 düşüşle 34.73 TL oldu. Geçen hafta 40.71 TL olan İngiliz Sterlininin satış fiyatı, bu hafta yüzde 0.01 azalarak 40.71 TL’ye geriledi. İsviçre Frankı ise bir önceki haftaya kıyasla yüzde 0.86 düşüşle 35.48 TL’den alıcı buldu.
KAMUDA TASARRUFU MAKAM ARAÇLARINA İNDİRGEMEK!
En çok tartışılan meselelerden biri de kamuda tasarruf yapılıp yapılamayacağı... Bugüne kadar yaşananlar, bunun pek mümkün olmayacağını gösteriyor. Şimdi de bol laf, az icraat ve göstermelik haberlerle idare ediliyor. Söz gelimi bakanların otobüste fotoğraf vermesi gibi... Bu konuya ilişkin Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz iddialı konuşuyor. Yılmaz, kamuda tasarruf tedbirlerinin hem Hazine ve Maliye Bakanlığı hem de Strateji ve Bütçe Başkanlığı tarafından hazırlandığını, iki çalışmanın daha sonra birleştirilerek nihai kararın verileceğini açıkladı. Kamu harcamalarında deprem nedeniyle sarf edilen giderlerin önemli yer tuttuğunu ve 1 trilyon 28 milyar TL ödenek ayrıldığını hatırlatan Yılmaz, bu harcamayı yaparken makro dengeler açısından bütçe açığını belirli bir seviyede tutmaya çalıştıklarının söyledi. Aslına bakarsanız, görgüsüzce yapılan harcamalar, yani çifter çifter lüks otomobiller, şatafatlı törenler kamu kaynaklarının israfında sadece cüzi kalemler... Asıl mesele altyapı yatırımları başta olmak üzere kamu yatırımlarının planlı ve verimli olarak yapılabilmesi... İşte bu konuda ciddi bir sıkıntı var. AK Parti iktidarının duble yollarla başlayıp yolcusuz havalimanlarıyla devam eden anlamsız yatırım yapma alışkanlığına bir son vermesi gerekiyor. Bu ise ancak bilimsel ve planlamaya dayalı liyakat esaslı bir bürokratik gelenekle mümkün. O da yok! İşte bu sebeple, iktidarın tasarruf tedbirleri konusunda başarılı olması pek olası görünmüyor.
FITCH’TEN İYİMSER OLDUĞU KADAR UYARILARLA DOLU AÇIKLAMA
Kredi notumuzu yükselten Fitch Ratings’ten bu kez umutlu mesajlar ve uyarılar geldi. Türkiye’de seçim sonrası mali duruşta beklenen sıkılaşmanın, para politikasının etkinliğini güçlendireceğinin belirtildiği açıklamada, politika tutarlılığındaki bu iyileşmenin sürdürülmesinin daha düşük enflasyonu, daha dar bir cari açığı ve uluslararası rezervlerdeki toparlanmayı destekleyeceği, bunun da Türkiye’nin kredi notu açısından olumlu olabileceği vurgulandı. Yerel seçimler öncesinde kamu harcamalarının bütçe açığının büyümesine neden olduğu hatırlatılarak, ilk çeyrekteki merkezi bütçe açığının GSYİH’nin yüzde 5.2’sine ulaştığının tahmin edildiği aktarıldı. Faiz dışı açığın da GSYİH’nin yüzde 2.6’sı olduğunun öngörüldüğü belirtilen açıklamada, maliye politikasının ilk çeyrekte yurtiçi talebin dirençli olmasına katkıda bulunduğu belirtildi. Açıklamada, hükümetin, özellikle depremin yeniden inşasıyla ilgisi olmayan harcamalardaki büyümeyi yavaşlatarak yılın geri kalanında mali açığı azaltmasının beklendiği bildirildi. Yeni gelir artırıcı önlemlerin olası enflasyonist etkileri dikkate alacak şekilde tasarlanmasının muhtemel olduğuna değinilen açıklamada, muhalefetin yerel seçimlerdeki başarısının mali düzenlemelerin hızını, büyüklüğünü ve alanlarını etkileyebileceğine işaret edildi. Açıklamada, Türkiye’nin kamu maliyesinin; düşük borç seviyeleri, güçlü bir gelir tabanı, yönetilebilir borç amortismanları ve iyileşen finansman koşulları göz önüne alındığında, emsallerine göre kredi gücü olarak kalmaya devam edeceği vurgulandı. Öte yandan açıklamada, kamu maliyesinin, kur riski, yüksek faiz ve enflasyona maruz kaldığı da anlatıldı. Görüldüğü üzere, pek çok zorlu sınavı atlatmadan düze çıkılamayacığının özeti bu açıklama...
POLİTİKA FAİZİ, MEVDUAT FAİZİ VE KREDİ FAİZLERİ... BİR GARİPLİK YOK MU?
Hala sıkılaştırma önlemlerinin sonuçlarını somut olarak görmüş değiliz. Hatta tersine perakende satışlar artıyor. Aynı şekilde ithalatta tüketim mallarının oranı ve hacmi yükselişini sürdürüyor. Üstüne üstlük, enflasyonda düşüş konusunda da ciddi şüpheler var. Belki baz etkisi ve mevsimsellik sebebiyle, haziran ayından itibaren bir düşüş trendine girmesi muhtemel olan enflasyonun, eylülden itibaren tekrar yükselişe geçmeyeceği konusunda hiçbir veri bulunmuyor. Kaldı ki tüm bu rakamlar TÜİK verilerine dayanıyor ve Türkiye nüfusunun ekseri çoğunluğu bu verilerin gerçek enflasyonu yansıtmadığı konusunda hemfikir. Böyle bir ortamda, TCMB’nin politika faizini sabit tutması ne kadar gerçekçi? En azından 250 baz puanlık bir artışla hem kredi iklimindeki dengesizliği bir ölçüde giderip hem de sıkılaştırma politikasına güveni perçinlese fena olmaz mıydı? Kredi iklimiyle kastım, mevduat faizlerinin düşük kalmasına bir çözüm üretilmesi gerekliliği. Mevduat faizi yükselmiyor, çünkü bankalar mevduat toplamak konusunda motive değil. Zira bu kredi faiz oranlarıyla para satmak çok zor. Satamayacağınız para için neden yüksek faizle mevduat toplayasanız? Mevduat faizi pozitif reel getiri sağlamıyorsa tasarruf sahibi neden TL mevduata yönelsin? İşte sıkıntı tam da bu noktada... TL mevduat faizi yeterince çekici olmayınca, KKM’den beklenen çıkış da gerçekleşmiyor doğal olarak. KKM’den çıkış yapanların döviz tevdiat hesaplarına geçişini de engellemek o kadar kolay değil, yani liralaşma politikasının hedeflerine ulaşmak bu koşullarda mümkün görünmüyor.
TAŞIT KREDİSİNDEKİ ARTIŞIN SEBEBİ TALEBİ DİZGİNLEMEK
TCMB verilerine göre, 5 Nisan haftasında yüzde 67.48’e ulaşan 1-3 aylık TL mevduat faizi 12 Nisan haftasında yüzde 65.85’e geriledi. Aynı dönemde, yüzde 67.42 olan ticari kredi faizleri yüzde 65.89’a, konut kredisi faizleri yüzde 45.14’ten yüzde 44.10’a gerilerken; ihtiyaç kredisi faizleri de yüzde 83.08’den yüzde 83.06’ya sınırlı da olsa gerileme kaydetti. Bu dönem aralığında, taşıt kredisi faizleri ise yüzde 45.29’dan yüzde 57.03’e fırladı ve bir haftada 11.7 puan birden yükselmiş oldu. Böylece taşıt kredisi faizleri Şubat 2002’den bu yana en yüksek seviyeye ulaştı. Taşıt kredisi faizleri Şubat 2002’de yüzde 58.50’yi, Ocak 2002’de ise yüzde 60.75’i görmüştü. Taşıt kredilerinde aylık yüzde 2’lik büyüme sınırı olmasına rağmen, talebin artarak sürmesinin önüne geçebilmek için yüksek faiz uygulayıp kredi büyümesinin önüne geçilmek isteniyor. İstanbul Motorlu Araç Satıcıları Derneği’ne göre hedef tüketimi daraltmak. Zira otomotiv satışlarında mart ayında rekor kırılmıştı. Martta otomobil ve hafif ticari araç pazarı bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 5.7 artarak 109 bin 828 adede yükselmiş; böylece 2024 Mart’taki satışlar yeni mart rekoru olarak kayıtlara geçmişti. Mart aylarının 10 yıllık ortalaması 72 bin 783 adet düzeyindeydi. Mart 2024’teki satışlar 10 yıllık ortalamanın da yüzde 51 üzerinde gerçekleşti. Yılın ilk çeyreğindeki satışlar ise 300 bine dayanmıştı.
KKM’NİN NASIL BİR YÜK OLDUĞU TCMB BİLANÇOSUNDAN BELLİ
Kur korumalı mevduat (KKM) ile dolarizasyonu çözmeye yönelik hamlenin Türkiye ekonomisine verdiği zarar gün geçtikçe anlaşılıyor. Gerek Hazine gerekse TCMB’ye devasa bir yük getiren KKM, ekonomi yönetimi tarafından yapılan düzenlemelere karşın beklenen çözülmeyi getirmiyor. Bunun temel sebebi, ekonomi yönetiminin yaptığı açıklamalara KKM sahiplerinin yeterince güvenmemesi ve dolar kurunun yıl boyunca yüksek bir artış göstereceği algısı... KKM’de son haftalara yönelik veriler toplam büyüklüğün çözülme hızının git gide yavaşladığını gösteriyor. Geçen haftaya ilişkin veriler de bu yöndeki eğilimi destekliyor. BDDK verilerine göre, geçen hafta KKM’de 4 milyar TL’lik düşüş yaşandı. Toplam büyüklük 2.27 trilyon TL seviyesine geldi. Aralık 2021’de uygulamaya alınan KKM 3.4 trilyon TL büyüklüğe ulaşarak zirveyi görmüştü. Yeni ekonomi yönetiminin KKM’den çıkışı teşvik eden düzenlemelerinin ardından bu mevduatlarda düşüş ivmesi başlamıştı. Son düşüş ivmesinde 86 milyar TL’lik gerilemenin yaşandığı haftalar da olmuştu. Fakat son haftalarda bu düşüşün yavaş bir tempoda olduğu ve KKM’de toplam büyüklüğün platoya oturduğu görülmüştü. TCMB verilerine göre, döviz mevduatları aynı dönemde 341 milyon dolar artışla 181.79 milyar dolar oldu.
EURO-DOLAR PARİTESİ, İHRACATÇI İÇİN POTANSİYEL BİR SORUN OLACAK
Türkiye’nin dış ticaret dengesi açısından Euro-dolar paritesi can alıcı öneme sahip. Düşük dolar, yüksek Euro her zaman pozitif bir dış ticaret iklimi yaratıyor. İhracatçı firmalar ara malı ve hammeddeyi dolarla alıyor, ihracatın önemli bir kısmını ise Euro üzerinden yapıyor. Bu açıdan Avrupa Merkez Bankası (AMB) ile Fed’in politika faizi indirimlerini ne zaman yapacağı da önemli. Eğer ki iki merkez bankası gevşemeye farklı zamanlarda geçiş yaparsa dış ticaret dengemiz açısından olumlu ya da olumsuz sonuçlar gözlemleyeceğiz. Söz gelimi AMB indirimlere önce başlarsa o süreç boyunca güçlü dolar, zayıf Euro söz konusu olacak ve bu durum ihracat gelirlerimizi olumsuz etkileyecek. Böyle bir gelişme söz konusu olursa Orta Vadeli Program’daki (OVP) 267 milyar dolarlık ihracat hedefinde de olumsuz bir sapma söz konusu olabilir. Halen, büyük bir sürprizle karşı karşıya kalınmazsa, yani Euro Bölgesi’nde yüksek enflasyon verileri gelmezse, ki bu pek mümkün değil, AMB ilk faiz indirimini haziran ayında yapacak. Fed’in ise bu ay gelen enflasyon verileri ışığında, faiz indirimini haziran ayından sonrasına, belki de eylül ayına kadar ertelemesi olasılık dahilinde... Eğer ki iki merkez bankasının faiz indirim kararı arasında üç aylık bir makas oluşursa, bu Türkiye’nin ihracat gelirlerini olumsuz yönde etkileyecek.
AÇLIK SINIRINDA HAFİF DÜŞÜŞE KARŞIN YOKSULLUK SINIRINDA ARTIŞ SÜRÜYOR
Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu, Ar-Ge birimi Kamu-AR’ın dört kişilik bir ailenin, dengeli ve sağlıklı beslenebilmesi için tüketmesi gereken gıdayla beslenmenin yanı sıra, diğer ihtiyaçlarını da insan onuruna yaraşır bir şekilde ve yoksunluk hissi çekmeden karşılayabilmesi için yapması gereken harcamaları dikkate alarak hesapladığı açlık-yoksulluk sınırı araştırmasının Nisan 2024 sonuçlarını açıkladı. Açlık sınırı nisanda bir önceki aya göre 208 TL azalırken, gıda dışındaki ihtiyaçlar için yapılması gereken harcama ise 1,134 TL’lik artışla 38,316 TL’ye çıktı. Her ikisinin toplamından oluşan yoksulluk sınırı ise önceki aya göre 925 TL arttı. Son bir yıllık dönemde açlık sınırı 8,258 TL, gıda dışındaki ihtiyaçlar için yapılması gereken harcama 19,318 TL ve yoksulluk sınırı ise 27,575 TL’lik artış kaydetti. Ekmek-un ve makarna gibi ürünler için yapılması gereken harcama 43 TL artarak bin 541 liraya yükselirken, pirinç ve bulgur harcamaları 21 TL artarak 826 liraya çıktı. Yağ için yapılması gereken harcama ise 30 TL artarak 552 TL’yi buldu. Zeytin için yapması gereken harcama ise 27 TL artarak 586 TL’ye çıktı. Yetişkin erkek için 2,800, kadın için 2,200, genç için 3,000 ve çocuk için de 1,600 kalori esas alınarak yapılan hesaplamaya göre nisan ayında açlık sınırı yetişkin erkek için 5,807 TL, yetişkin kadın için 4,599 TL, çocuk için 3,310 TL ve genç için de 6,214 TL oldu. Rakamlar da gösteriyor ki, çalışan nüfusun büyük çoğunluğunun asgari ücrete talim ettiği bir ülkede, vatandaşların yoksulluğun ötesinde açlıkla yüzleşmesi devam ediyor. Gıda enflasyonunda önlenemeyen yüksek oranlar bunun en temel etmeni... Ancak, sorun bununla da sınırlı değil. Hemen hemen tüm temel tüketim mallarında aynı yüksek oranlı artış sürüyor.
KISA VADELİ BORÇ TUTARI 227.5 MİLYAR TL SEVİYESİNDE
Döviz rezervlerinin Türkiye ekonomisi için can alıcı öneme sahip olmasının en temel sebebi kısa vadeli dış borçlar... İktidarın IMF ve benzeri uluslararası kredi kuruluşlarına borcumuz olmadığına dair övünmelerini bir kenera bırakın, Türkiye ciddi oranda dış borç yüküne sahip bir ülke. Dış borç yapısına bakıldığında, özel sektörün ciddi bir borç yükü altında olduğu görülüyor ve bu borcun ciddi bir bölümü de kısa vadeli... Bunun anlamı, çok kırılgan bir dış borç stokuna sahip olmamız. Döviz kurlarında ciddi bir oynaklık yaşanması durumunda, özel sektörün ciddi bir krize sürüklenme ihtimali yüksek. Bir diğer potansiyel sorun ise TCMB rezervlerinin zayıflığı, zira borç ödeme dönemlerinde döviz arayışına giren özel sektör firmalarının talepleriyle kurun yukarı tırmanma ihtimali de var. TCMB verilerine göre, kısa vadeli dış borç stoku şubat ayında 2023 yıl sonuna göre yüzde 0.9 oranında azalışla 173.6 milyar dolar olarak gerçekleşti. Bu dönemde, bankalar kaynaklı kısa vadeli dış borç stoku yüzde 2.2 oranında artarak 69.9 milyar dolar olurken diğer sektörlerin kısa vadeli dış borç stoku yüzde 4.5 oranında azalarak 57.7 milyar dolar düzeyinde gerçekleşti. 2024 Şubat sonu itibarıyla, orijinal vadesine bakılmaksızın vadesine bir yıl veya daha az kalmış dış borç verisi kullanılarak hesaplanan kalan vadeye göre kısa vadeli dış borç stoku 227.5 milyar dolar oldu.
ABD’DE BÜYÜME ORANI ŞAŞIRTTI
ABD Ticaret Bakanlığı’nın verilerine göre; ülke ekonomisi 2024’ün ilk çeyreğinde bir önceki yılın aynı dönemime göre, yüzde 1.6 büyüyerek beklentilerin altında bir performans sergiledi. Piyasa aktörlerinin medyan beklentisi yüzde 2.5’lik bir büyümeye işaret ediyordu. Büyümenin, 2022’nin ikinci çeyreğindeki daralma sonrasındaki en düşük oran olması dikkati çekti. Ülke ekonomisi, 2023’ün son çeyreğinde yüzde 3.4, geçen yıl genelinde ise yüzde 2.5’lik büyüme performansı göstermişti. Temel enflasyon göstergesi olarak izlenen kişisel tüketim harcamaları enflasyonu yıllık yüzde 3.7 oranında artarak son bir yıl içinde ilk kez bir önceki çeyrekteki yıllık gerçekleşmeye göre artış kaydetti. ABD ekonomisinin yılın ilk çeyreğindeki büyümesinde, tüketici harcamaları, konut ve konut dışı sabit yatırımlarla eyalet ve yerel kamu harcamalarındaki artış etkili oldu. Aynı dönemde, özel stok yatırımlarında azalış kaydedilirken ithalat arttı. Büyüme verisi, Fed açısından dezenflasyon önlemlerinin ekonomide soğumayı getirdiğini gösteriyor. Daha önce gelen enflasyon verileri faiz indirimi beklentilerinin ötelenmesini getirmişti. Fed’in faiz indirimlerine hazirandan sonra başlaması hala pek mümkün görünmemekle birlikte, büyüme verisinin düşük gelmesi indirimin eylül öncesinde gündeme gelmesine sebep olabilir.
JAPONYA MERKEZ BANKASI POLİTİKA FAİZİNİ SABİT TUTTU
Japonya Merkez Bankası (BoJ) para politikası toplantısının ardından politika faizini değiştirmedi ve gösterge politika faizini yüzde 0-yüzde 0.1 aralığında tuttu. Bu, ekonomistlerin beklentileriyle uyumlu. Nisan enflasyonunun beklenenden düşük gelmesinin ardından BoJ kararını belirledi. Çekirdek enflasyon oranı, ekonomistlerin yüzde 2.2’lik beklentilerine kıyasla yüzde 1.6 seviyesindeydi. Banka ayrıca mart ayı kararı doğrultusunda tahvil alımlarına devam edeceğini açıkladı. BoJ’dan yenin değerindeki düşüş hakkında yorum yapılmadı. Japon Yeni, politika faizinin sabit tutulması kararının ardından cuma günü dolar karşısında 156 puanını aştı ve en son 156.11 seviyesinde işlem gördü. Ayrı bir gelişmede merkez bankası, Japonya ekonomisine ilişkin ikinci çeyrek görünümünü de yayınlayarak 2024 mali yılı enflasyon görünümünü yükseltti. BoJ çekirdek enflasyon tahminini yüzde 2.4’ten yüzde 2.8’e çıkardı. Bu yıl için büyüme tahminini yüzde 1.2’den yüzde 0.8’e revize etti. Banka yönetimi, enflasyonun 2025 ve 2026 mali yıllarında yüzde 2 civarında yavaşlamasını bekliyor.
ÇİN’DE ALTINA HÜCUM SÜRÜYOR
Küresel enflasyon sorununun tam olarak çözüme kavuşmadığı bir ortamda, küresel ölçekte çatışmalar devam ediyor. Ve yeni çatışmaların ortaya çıkma ihtimali de hiç azımsanacak gibi değil. Enflasyonla mücadele kapsamında gelişmiş ülke merkez bankalarının bir süredir tarihi yüksek seviyelerde tuttukları politika faizlerini yakın zamanda indirmeye başlayacaklarına ilişkin tahminler de cabası... Tüm bu etmenler, altının en çok tercih edilen zyatırım aracı olma özelliğini artırıyor. Altının en büyük üreticisi ve tüketicisi konumunda bulunan Çin’de altına talep yükselişini sürdürüyor. Çin’in altın takı talebi yüzde 10 artarken, altın ve madeni para yatırımları yüzde 28 artarak 280 tona yükseldi. Çin Altın Birliği verilere göre, Çin’in altın üretimi ve tüketimi 2024’ün ilk çeyreğinde artış göstermeye devam ediyor. Ülkede yılın ilk çeyreğinde, önceki yıla kıyasla yüzde 1.16 artışla 85 bin 959 ton altın üretildi. Aynı dönem zarfında, ülkedeki altın talebi yıllık bazda yüzde 5.94 artışla 308,905 tona yükseldi. Çin’deki sınırlı yatırım seçenekleri, emlak sektöründe kronikleşen kriz, istikrarsız hisse senedi piyasaları ve zayıflayan yuan altına hücumun en temel etmenleri... Çinli yatırımcılar ekonomideki belirsizlik arttıkça parayı daha güvenli olduğu düşünülen varlıklara yönlendirmeyi tercih ediyor. Bir diğer sebep ise küresel gerilimler... Dünya Altın Konseyi verilerine göre, Çin Halk Bankası (Çin Halk Cumhuriyetinin merkez bankası), rezervlerini dolardan uzaklaştırmak ve kurdaki değer kaybına karşı korunmak için 17 ay boyunca aralıksız altın alımı gerçekleştirerek şimdiye kadarki en uzun alım serisini gerçekleştirdi.
Akaryakıt fiyatları güncellendi: 29 Nisan benzin, mazot, LPG fiyatları
Brent petrol ve döviz kurundaki dalgalanmalar akaryakıt fiyatlarına indirim ve zam olarak yansımaya devam ediyor.
DUVAR - Döviz kuru ve petrol fiyatlarındaki hareketlilik ile vergilere yapılan zamlar akaryakıt fiyatlarını da etkilemeye devam ediyor.
Son olarak motorine 25 Nisan'da motorine 1 lira 17 kuruşluk indirim yapılmıştı.
29 Nisan güncel akaryakıt fiyatları şöyle:
İstanbul Anadolu Yakası akaryakıt fiyatları
İstanbul Anadolu Yakası'nda benzin fiyatı: 43,49 TL
İstanbul Anadolu Yakası'nda motorin (mazot) litre fiyatı: 40,91 TL
İstanbul LPG litre fiyatı Anadolu Yakası'nda 22,02 TL
İstanbul Avrupa Yakası akaryakıt fiyatları
İstanbul Avrupa Yakası'nda benzin fiyatı: 43,58 TL
İstanbul Avrupa Yakası'nda motorin (mazot) litre fiyatı: 40,97 TL
İstanbul LPG litre fiyatı Avrupa Yakası'nda 22,49 TL
Ankara akaryakıt fiyatları
Ankara'da benzin litre fiyatı: 44,46 TL
Ankara'da motorin (mazot) litre fiyatı: 41,92 TL
Ankara'da LPG litre fiyatı: 22,46 TL
İzmir akaryakıt fiyatları
İzmir'de benzin litre fiyatı: 44,72 TL
İzmir'de motorin (mazot) litre fiyatı: 42,17 TL
İzmir'de LPG litre fiyatı: 22,08 TL
14 Mayıs 2023 seçimleri öncesi benzin litre fiyatı 19,76, motorin litre fiyatı da 18,58 liradan satılıyordu. Seçimlerden bugüne kadar benzine yaklaşık 23 lira, motorine de yaklaşık 23 lira zam geldi.
Akaryakıt fiyatları nasıl hesaplanıyor?
Akaryakıt fiyatları, Türkiye'nin de dahil olduğu Akdeniz piyasasındaki işlenmiş ürün fiyatlarının ortalaması ile dolar kurundaki değişiklikler baz alınarak rafineriler tarafından hesaplanıyor.
Bu hesaplanma sonucunda dağıtım firmalarınca uygulanan fiyatlar, rekabet ve serbesti nedeniyle şirketler ve kentlere göre küçük değişiklikler gösterebiliyor.
(EKONOMİ SERVİSİ)
Bakandan yeni açıklama: Asgari ücrete ara zam yapılacak mı?
Çalışanların gözü temmuz ayında asgari ücrete ara zamdayken Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan'dan yeni bir açıklama daha yaparak zamma yine kırmızı ışık yaktı.
DUVAR - Milyonlarca kişinin gözü temmuz ayına çevrildi. Emekliler ve memurlar zam oranlarını merak ederken çalışanların da
gündeminde asgari ücrete ara zam yapılıp
yapılmayacağında.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı
Vedat Işıkhan ara zam tartışmalarına ilişkin yeni açıklama
geldi. Bakan Işıkhan, asgari ücrete ara zam gelip
gelmeyeceği sorusuna yanıt verdi. Işıkhan, "Geçen yıl
belirlenirken 1 yıl diye belirlendi" dedi
24 TV yayınına katılan Bakan Işıkhan, "Asgari ücretle ilgili
bu tartışmalar her dönem yaşanıyor. Seçim gündeminde ve
sürekli asgari ücrette ara zam olacak mı olmayacak mı?"
tartışmaları yapılıyor. Geçen yılın asgari ücretini belirlerken
bir yıllık olarak belirledik. İşveren sendikalarımızla
görüşürken bu konuda anlaşmaya vardık, bir yıllık olacak
dedik.
Bakanlık olarak asgari ücreti biz belirlemiyoruz. Bunun için asgari ücret tespit komisyonumuz var. Hem işçi
hem işveren sendikalarının temsilcileri bir komisyon olarak
çalışıyorlar" diye konuştu.
Işıkhan şu ifadeleri kullandı:
"Sayın Cumhurbaşkanımızın önderliğinde bu süreçte biz
her zaman işçimizin, emekçimizin yanında olduk. Asgari
ücret tespit komisyonunun belirlediği ücret yıllık yüzde
100'lük artış sağladık.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in enflasyonun
yaz aylarıyla inişe geçeceği yönünde açıklamasının
hatırlatılması üzerine Işıkhan, "Benim görüşüm de aynı bu
şekilde. Ekonomi yönetimimize de teşekkür ediyorum.
Bu yaklaşımlarla birlikte temmuz ayından sonra enflasyonun
düşüşe geçeceğini hep birlikte göreceğiz inşallah" dedi.
Işıkhan, "Bizim önemli hedeflerimizden birisi refahı kalıcı kılmak, bunu da enflasyonu düşürerek gerçekleştirebiliriz " değerlendirmesinde bulundu.
(EKONOMİ SERVİSİ)
İslam Memiş tek tek açıkladı: Yeni haftada kimler kaybedecek?
Finansal analist İslam Memiş yatırımcılarla yeni haftaya dair öngörülerini paylaştı. Memiş, yüksek enflasyonun kaybedenlerini de açıkladı.
DUVAR - Para piyasaları uzmanı İslam Memiş, sosyal medya hesabı ve Youtube kanalı üzerinden altın ve dövizle ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Söylediklerinin yatırım tavsiyesi olmadığının altını çizen İslam Memiş'in görüşleri şöyle
"Döviz ve altın talebi azaldı mı? Yastık altı için Hayır. Peki neden o zaman fark oluştu:
1- Mevduat faizine talep çok.
2- Ev veya araç alımları için TL’ye dönüş.
3- Bayram tatili dolayısıyla nakit ihtiyacı doğdu.
"Son 1 haftadır YouTube kanalımda size serbest piyasalar ile resmi kur arasındaki ilginç ayrışmadan bahsediyorum. Önceden serbest piyasalarda dolar en az 2 lira daha yüksekti. Son 1 haftadır serbest piyasalarda dolar, 10 kuruş daha düşük.
Mesela; dolar/TL Resmi kur: 32,43, serbest piyasa: 32,33. Euro/TL resmi kur: 34,74, serbest piyasa: 34,56. Gram altında öyle mi? Hayır. Ancak ithalat yasağı kalktığında o da öyle olacak. Arkadaşın gecen yıl 6 kg altını vardı 4 daire alabiliyordu. Bu yıl 5 daire alabiliyor.
Döviz kurları ve altın fiyatları yükseldiği zaman kimse kazanmaz. TL bazlı kazanç gösterir ancak enflasyon karşısında kazanmaz.
'HERKES KAYBETTİ'
Fiyatlar gerilediğinde herkes gerçek kazancı görür. Enflasyon geriler, herkese yansır. Tek temenni enflasyonun gerilemesi. Enflasyonun olduğu yerde kimse kazanmadı."
Memiş, Youtube kanalında da şu değerlendirmelerde bulundu:
Altın tarafında önemli bir açıklama geldi. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek altın ithalatı tarafında önemli bir açıklama yaptı. Bu altın piyasasını ve altın fiyatlarını etkileyecek bir açıklama oldu.
Fed'in 1 Mayıs kararına kadar piyasaları oyalamaya devam ediyorlar. Gram altın TL fiyatının serbest piyasalarda 2515 lira seviyesinde olduğunu görüyoruz.
Gram altın TL fiyatı kısa vade için 2500 lira seviyesine sarkmıştı. 2450 lira seviyesine gerileme ihtimali olsa da risklere girmemek için alım yönünde pozisyonumuzu aldık. Haftalık kapanışta 2500 lira seviyesinin üzerinde kapanış yaptı
Hafta sonu Orta Doğu'dan bir misilleme haberi gelmezse iyi bir hafta sonu getiririz, önümüzdeki haftaya da iyi başlarız.
Altın için beklenen müjde nedir? Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek sunumunda, "Altın ithalatı tarafında bir normalleşmeye gideceğiz" dedi. Bu ne demek?"
'ALTINI PAHALI ALMAYA DEVAM EDİYORUZ'
Geçen yıl ithalatı dengelemek için, yoğun bir altın talebi vardı, altın ithalatında bir yasak vardı. Bu yasaktan dolayı son 1.5 yıldır külçe altınlar 2000-3000 dolar işçilikteydi. Dünyaya kıyasla altını pahalı alıyorduk ve almaya da devam ediyoruz.
Benzer Haberler
A1S ile Derecik Sosyal Hayatta Yeni Bir Döneme Giriyor
Hakkari’nin Vergi Rekortmeni Zenyol Firması Oldu
Arslanlı A.Ş.'nin Irak Pazarına Yönelik Adımları
Hakkari Merkez Berçelan Mahallesi’nde Acele Kamulaştırma Kararı
Çukurca Kaymakamı Mert Kumcu, Projeleri Yerinde İnceledi
Ajans30, Hakkâri’de Yapılan 242 Milyon TL’lik Yardım Raporuna Ulaştı: İşte Detaylar!
Emekli maaşı 15 bin TL'ye yükselecek
Ticaret Tarım ve zabıta il kapsamlı denetim Yapıldı